ABD’nin Nisan ayı TÜFE rakamları beklentiye paralel olarak gerçekleşti. Manşet TÜFE yıllık bazda %3.5’dan % 3.4’e (beklenti %3.4’dü) gerilerken, aylık olarak da % 0.3’lük (beklenti %0.4’dü) artış kaydetti. Çekirdek TÜFE ise yıllık olarak %3.8’den %3.6’ya gerilerken (beklenti %3.6’ydı) aylık % 0.3 (beklenti % 0.3’dü) olarak açıklandı. Piyasa beklentiye paralel gelen verilerin ardından derin bir nefes aldı ve Fed’in biri Eylül biri de Aralıkta olmak üzere iki faiz indirimi yapacağını daha bir güçlü şekilde fiyatlamaya başladı. Hatta az sayıda bazı ekonomistler ilk faiz indiriminin Temmuz’a kayabileceğini bile düşünmeye başladılar.
Peki gerçekten öyle mi, yani bu veri faiz indirimlerini Eylül’den daha öne çekebilecek güçte mi? Hemen şunu belirterek başlayayım; bu veri Fed için iyi bir haber olsa da şimdilik çok büyük bir haber değil. Bunun nedeni de verinin alt detaylarında gizli. Örneğin her ne kadar veri beklentiye paralel gelmiş olsa da, 2023 yılının ikinci yarısındaki iyileşmenin hala gerisinde görünüyor. Örneğin katı ve seviye olarak yüksek olan hizmet enflasyonu %5.3 seviyesinde bu ayda yatay kalmaya devam etti. Dahası Fed’in yakından takip ettiği süper çekirdek enflasyon, Nisan’da %0.42’lik aylık artışıyla ilk çeyreğin ortalaması olan %0.66’ya göre bir zayıflama göstermiş olsa da, 2023 yılının aylık ortalaması %0.32’ye göre yüksek kalmaya devam etti. Üstelik süper çekirdeğin alt kalemlerinden olan motorlu araç sigortası %22.6 yıllık artışı ile konut fiyatları ile birlikte enflasyona en fazla katkıyı vermeye devam ediyor. Tam da bu noktada piyasadaki en büyük endişelerden biri hem sigorta hem de konut fiyatlarına para politikasının etkisi sınırlı olabilir, bu nedenle hâlihazırda oldukça gecikmeli etki gösteren para politikasının enflasyon üzerindeki etki süresi daha da gecikebilir. Ama buna rağmen kimilerine göre de bu ayki enflasyon verileri enflasyonda yeniden bir düşüş eğiliminin başlamasına dair umut barındırmıyor da değil.
Kanımca Fed enflasyon için yukarıda bahsettiğim sorunlu alanlarda bir iyileşme eğilimi görmeden faiz indirim sürecine çok erken başlamayacaktır. Bu açıdan şimdiki verilere göre Eylül ve Aralık’ta olmak üzere iki faiz indirimini mümkün görürüm. İlk faiz indiriminin Eylül ayından önce olmasını yapışkan enflasyon, güçlü istihdam ve ekonomik büyüme verileri ve genel olarak temkinli şahin konuşan Fed üyeleri ile birlikte düşündüğümde çok mümkün görmem açıkçası. Piyasadaki bir kanıya göre -ki bende katılırım- son enflasyon verisi ABD’de para politikasının yeterince sıkı olduğunu teyit eder nitelikte, ek faiz artışına şimdilik gerek yok. Fed’in oldukça geç etki gösteren para politikasının etkilerini beklemesi rasyonel. Bu nedenledir ki bu kesime göre son FOMC toplantısında faiz artışlarına kapıları kapatan Powell çok da haksız değil aslında.
Gelelim TÜFE sonrası piyasa fiyatlamalarına. Verinin beklentiye paralel gelmesiyle piyasanın güvercin fiyatlaması sonrasında dolar endeksi 103.9 ve ABD 10 yıllık faizleri de % 4.31 en düşük seviyesine kadar gerilerken, ons altında 2397 dolar en yüksek seviyesine kadar yükseldi. Bu yazıyı kaleme aldığım Perşembe akşamı sarı metal 2374 dolardan fiyatlanırken, 10 yıllık tahvil faizi ve dolar endeksinde de hafif de olsa bir güçlenme emaresi vardı. Bir diğer deyişle enflasyon verisi sonrası hafif de olsa şahin bir fiyatlama eğilimi belirdi. Bunun da iki nedeni olduğunu görüyorum. İlki hafta genelinde adeta bir koro misali şahin konuşan Fed üyeleri. Mesela bugün yani Perşembe günü konuşan Fed üyelerinden Mester “Artık %2 hedefimize ulaşmanın önceden düşündüğümden daha uzun süreceğine inanıyorum, gelen verilerin daha fazla izlenmesinin gerekli olacağını düşünüyorum” dedi. Bununla da kalmayan Mester, Fed'in eninde sonunda faiz oranlarını düşürmesi halinde, faiz indiriminin agresif olmaktan çok kademeli olacağını, zira faiz oranlarının çok fazla ve çok hızlı düşürülmesinin enflasyonda şu ana kadar görülen ilerlemeyi geri alma riski taşıdığını ileri sürdü. Haliyle diğer Fed üyelerinin de şahin açıklamaları ile bu demeçler piyasalarında daha temkinli fiyatlama yapmasına neden oluyor. Kısmi şahin etkinin ikinci nedeni de Perşembe günü açıklanan haftalık işsizlik maaşı başvuruları oldu. Veri 222 bin ile (beklenti 219 bindi) beklenti üstü geldi, yani aslında işgücü piyasasının soğuduğuna işaret ediyor. Fakat piyasa bu haftaki veriyi geçen hafta gelen 232 binlik verinin altında olması sebebiyle bir miktar olumsuz yorumladı diyebilirim.
Enflasyon verisi altın için çok önemliydi. Yukarıda da bahsettiğim üzere verinin olumlu yorumlanması ons altına bir miktar güç verdi. Fakat ons altında 2390 dolar üstü üç günlük kapanış görmeden kısa vadeli pozisyon almamak doğru olabilir. Orta ve uzun vadeli pozisyonlar için de 2250-2200 dolar seviyeleri kademeli alım için en uygun seviyeler diye düşünüyorum. Haliyle altında alım fırsatı yakalamak için özellikle de ABD’den gelecek verileri yakından takip etmeye devam edeceğiz. Önümüzdeki hafta yine çok sayıda Fed üyesi konuşacak. Öte yandan haftaya Çarşamba açıklanacak Fed tutanakları, Perşembe günü haftalık işsizlik maaşı başvuruları ile Cuma açıklanacak olan dayanıklı mal siparişleri altın fiyatlarını etkilemeye aday veriler arasında yer alıyor.