2024 yılının en iyi yatırım trendleri

Yayınlama: 13.01.2024 11:37:00 Güncelleme: 13.01.2024 11:36:49

Uzmanlar, enflasyon rallisini hesaba katarak yılın ilk yarısının üstünü çizdi. Tüm hesaplar, yılın ikinci yarısında gelecek muhtemel göstergelere odaklandı. Yatırımcıların hangi enstrümanda, hangi ilk seviyeleri radarına alacağı ise şimdiden belli.

2024 yılının en iyi yatırım trendleri

SERAP SÜRMELİ

Enflasyon ve artan faiz oranları bu yılın en sinir bozucu dikenleri. Enflasyondaki artış, para otoritesini faiz oranlarını yükseltmeye ittikçe, dikenler daha da derinleşiyor. Mayıs ayında zirve beklenen enflasyon rallisi, hisse senedi piyasasının dostu değil. Nitekim, son üç aydır denge arayışını sürdüren BIST-100 endeksinde, yol boyunca hisseler kırmızıya saplandı.

Bu yıl sabit gelirli varlıklarınızı güçlendirmek istiyorsanız uzmanlar sizi destekliyor. Domino taşı misali art arda gelen faiz artırımlarıyla nakit, kral gibi görünüyor. Portföyünüzün bir kısmını güvenli yatırımlarda tutmak akıllıca bir çeşitlendirme kaynağı. Volatilite yükseldiğinde ve piyasalar bayıldığında, güvenli, yüksek likiditeye sahip yatırım varlıklarını tutmanın sağladığı istikrardan yararlanacaksınız.

Ancak, bu durumun ötesine bakmak isteyenler için hâlâ bulunabilecek çok fazla değer var. BIST cephesinde 6,5 düzeyindeki FK oranı-2024 kâr beklentilerine göre bu oran 4,5-5 seviyesinde- pek de fena bir indirim değil, özellikle de varlıklarını elle tartarak seçmeyi tercih edenler için.

Deneyimli yatırımcılar, yol boyunca kaçınılmaz düzeltmelerle birlikte, yılın sonuna doğru düşmesi beklenen faiz oranları ve beraberinde getireceği muhtemel kazanç artışının, hisse senetleri için yükselişe yönelik bir kombinasyon olabileceğini biliyor. Ekonomik sıkıntıyı başkalarına bırakıp, büyümeyi ve sağlam kazançları geniş ölçüde destekleyen değer odaklı portföyleri için hisse topluyor.

Peki, özellikle yılın sonuna doğru faiz oranlarının düşeceği beklentisi göz önüne alındığında, yatırımcıların 2024 radarında neler olmalı? Bir grup uzmanla öne çıkan trendleri inceledik. Bu trendler, tüm yatırım hedefleriniz için önceden plan yapmanıza yardımcı olabilir.

“ALTINDA YÜKSELİŞ DEVAM EDECEK”

Dinamik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Ceyhun Yavaş: 2024 yılının ilk yarısında, merkez bankalarının devam eden enflasyon riskleri karşısında, faiz indirimine hızlı bir başlangıç yapamayabilecekleri, bu durumun ise volatilite artışına sebep olabileceği bir bu doğrultuda, altının 2.200 dolar civarında değer bulabileceğini öngörüyoruz. Yılın ikinci yarısında, enflasyonist risklerin ve yumuşak iniş senaryolarının netleşeceği bir konjonktürde, daha sağlıklı bir yükselişle 2.400 dolar seviyesinin test edilebileceğini tahmin ediyoruz. İçeride ise, TCMB'nin rezerv artırım politikasıyla birlikte döviz kurlarında olası yükselişin etkisi hissedilebilir. Bu doğrultuda gram altında 2.400 TL seviyesinin görülebileceği tahmin ediliyor. Yılın ikinci yarısında ise seçimlerin geride kalmasının etkisiyle 2.700 TL seviyesinin test edilebileceğini öngörmekteyiz.

Borsada, artan faizlerin etkisiyle hem getiri açısından rakipleri çoğaldı ve hisse taşımanın maliyeti arttı. Atılan ortodoks politika adımlarıyla yabancı yatırımcı ilgisi oluşsa da borsadan çıkan yatırımcının yerini tam olarak dolduramadı ve endeks 7.200 seviyesine kadar geri çekildi. 2024 yılına geldiğimizde, BIST-100 endeksinde ortodoks politikalara daha hızlı bir şekilde yaklaşılması durumunda tekrardan bir yükseliş trendine girebileceğimizi düşünüyoruz ve bu durumda 9.000 seviyesi test edilebilir.

2024 yılında endekslerde beklenen volatilite artışına rağmen, doğru sektör ve hisse seçimlerinin önemli olduğu bir yılda, enflasyon üzerinde getiri sağlamak mümkün olabilir. Orta düzeyde bir risk algısıyla yüzde 40-60 arasında bir portföy dağılımı oluşturulabilir. Bu dağılımda yüzde 40'lık kısım, başta mevduat faizi, özel sektör tahvilleri ve altın gibi güvenli varlıklardan oluşabilir. Geri kalan yüzde 60'lık kısım için ise hisse senedi piyasaları üzerindeki yatırımlar düşünülebilir.

2024’ÜN ÖNCELİKLİ HİSSELERİ

Borsa İstanbul'da, enflasyon muhasebesi uygulaması ve olası yabancı girişi göz önüne alındığında, sektörel bazlı fırsatlarla enflasyon üzerinde getiri elde etmek mümkün. Bu çerçevede, likiditesi yüksek ve çarpanlar bazında ucuz kalmış hisse senetleri arasından seçimler yapılabilirken, özellikle bankacılık sektörü ve finansal hizmetler de dikkate alınabilir. Regülasyonların kalkması durumunda devlet bankaları da potansiyel olarak değerlendirilebilir. Enflasyon muhasebesi kapsamında değerlendirilecek döviz bazlı bilanço tutan şirketler arasından Enka İnşaat, Erdemir, Hitit Bilgisayar, Petkim, Pegasus, Tav ve Türk Hava Yolları gibi şirketler tercih edilebilir.

Bankacılık sektöründe özel bankalar öncelikli bir seçenek olabilir, ancak regülasyonların kaldırılması durumunda devlet bankaları da düşünülebilir.

Şirketleri, enflasyon muhasebesi çerçevesinde değerlendirdiğimizde, parasal varlıkları yükümlülüklerinden fazla olan ve enflasyon muhasebesi sonrasında kazanç sağlayabilecek olan şirketleri seçmek önemlidir. Ayrıca, aktiflerini borçla finanse eden şirketlerin olumlu sonuçlanabileceği göz önüne alındığında, Anadolu Grubu Holding, Sabancı Holding, Koç Holding, Vestel, Türk Telekom, Zorlu Enerji, Anadolu Efes, Ülker, Sasa Polyester, Migros, Kontrolmatik, Arçelik, Turkcell, Enerjisa, Bim, Otokar, Smart Güneş Enerjisi, Karsan, Ford Otosan, Hektaş, Coca-Cola gibi şirketler ön plana çıkabilir.

“YIL SONU DOLAR KURU TAHMİNİMİZ 40 TL”

Gedik Yatırım Yatırım Danışmanlığı Müdür Yardımcısı Eda Karadağ: Kurum olarak 2024 yılını iki döneme ayırıyoruz. Yılın ilk yarısında seçim belirsizliği ve makroekonomik görünüm göz önüne alındığında, iç piyasada oynaklığın ve belirsizliğin biraz daha yüksek olduğu bir süreci takip edebiliriz. Bu dönemde borsaya alternatif olarak konumlanan faiz ve faize dayalı ürünler kullanılabilir.  

Yılın ikinci yarısında ise içeride seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasıyla birlikte piyasalar üzerindeki baskının da hafiflemesi beklenebilir. TCMB’nin piyasayı destekleyici adımları, özellikle yılın ikinci yarısı itibarıyla enflasyonda beklenen düşüşün gerçekleşmeye başlaması, yabancı sermaye girişlerini de cesaretlendirecek bir gelişme olacaktır. Bu noktada, içeride borsaya yönelik ilginin artmaya başlamasıyla riskli varlıklara olan talepte de artış gözlenebilir. Kurum olarak BIST-100 hedefimiz 10.300 puan olurken, yıl içerisindeki gelişmelere bağlı olarak bu seviyenin güncellenebileceğini unutmamak gerekir.

SON ÇEYREKTE FAİZ İNDİRİMİ GELEBİLİR

TCMB, 2023 yılının kasım ayında para politikasında sıkılaşma döngüsünün sonuna yaklaşıldığına dair sinyalini vermişti. Aralık ayında 250 baz puan faiz artışı gerçekleştirdikten sonra ocak ayı toplantısı içinde açık kapı bıraktı. Böylelikle kurum olarak, ocak ayı toplantısında da bir faiz artışına gitmesini sonrasında ise piyasayı izlemeyi tercih edeceğini değerlendiriyoruz. Politika faizini yüzde 42.50-45.00 gibi bir seviyeye çıkarmasını bekliyoruz. İç talepte yavaşlama ve talepte öne çekme eğilimi konusunda iyileşme görülmesi durumunda enflasyonun ataletinin kırılabileceği ve de TCMB’nin 2024 yılı son çeyreği itibarıyla faiz indirimlerine başlayabileceğini değerlendiriyoruz. Bu noktada, 2024 yılının son çeyreğinden itibaren 250 baz puanlık adımlarla faiz indirimlerine başlamasını, 2024 yılı sonunda da faizlerin yüzde 37,50 seviyesine gerileyebileceğini düşünüyoruz.

Dolar/TL tahmini içinse 2024 yıl sonu 40 TL ve 2024 yıl ortalaması 35.60 TL olarak öngörmekteyiz. 2024 yılı içerisinde beklenen sermaye girişlerinin etkisiyle TL’de reel değerlenmenin görülmesi beklenmektedir. Bunun da kurlar üzerinde etkisini görebiliriz.

2024, EMTİA YILI OLABİLİR

Küresel piyasalarda ve para politikasında gevşeme yönünde adımlar bekleniyor. Fed’in mart ayı itibarıyla buna başlaması beklenirken, ocak ayı Fed toplantısındaki sinyaller ve ABD enflasyonundaki seyrin, bu beklentileri önümüzdeki dönemde değiştirebileceğini de öngörmekteyiz. Bu yıl için güvercin bir Fed beklentisi hâkim. Bu da emtia piyasalarında yukarı yönlü hareketi destekleyebilir. Burada ilk akla gelen, ons altın olacaktır. Son dönemde 2.000 dolar seviyesinin üzerinde seyreden ons altın için Fed’den olası gevşeme adımlarının gelmesi, ons altının da yükselişini desteklemeye devam edebilir. Yıl içerisinde 2.000 dolar seviyesinin altına doğru geri çekilmelerin bir fırsat olarak değerlendirilebileceğini düşünüyorum.

Her ne kadar risksiz enstrümanların borsaya rakip olduğu sıkça konuşulsa da hisse senetlerine olan ilginin belli sektörlerde artmasını bekliyoruz. Demir çelik, elektrik üretim, gıda ve perakende, giyim perakende, sağlık, savunma sanayi ve telekomünikasyon gibi sektörlerin bu yıl kârlılıkta pozitif ayrışacağını tahmin ediyoruz. 

“YILIN İKİNCİ YARISINDA HİSSE SENETLERİNE İLGİ ARTACAKTIR”

Ata Yatırım Araştırma GMY Cemal Demirtaş: Piyasaların tıpkı geçen yılki gibi dalgalı bir seyir izlemesini bekliyoruz. Geçen yıldan farklı olarak bu yıl iç talebin baskı altında kalabileceğini, ihracatın ise yine ilk yarıda düşük seyredeceğini, yılın ikinci yarısından itibaren Avrupa gibi ana ihracat pazarlarımızdaki toparlanmayla birlikte iç pazardaki kaybın bir kısmını telafi edebileceğini düşünüyoruz. Yine geçen yıldan farklı olarak, yüzde 42.5 seviyesinde politika faiziyle 2024 yılına girdik. Jeopolitik belirsizlikler, yüksek faiz oranları ve mart sonundaki yerel seçimleri düşündüğümüzde, ilk yarı zorlu geçecektir. TCMB’nin faizleri yüksek tutmasıyla birlikte, TL varlıklara ilginin daha yüksek olabileceğini düşünüyoruz.  Bu süreçte, yüksek faiz devam ederken rezerv biriktirme gayretiyle TL’nin aşırı değer kazanması riskini düşük görüyoruz. Tüm bu makro görünüm ve beklentiler içerisinde yine güven ortamını destekleyici politikaların etkisiyle birlikte, seçici hisse senedi yatırımlarının en cazip getirilere ulaşacağını tahmin ediyoruz.

2024 yılında TÜFE’de yüzde 40.41, dolar/TL’de ise yüzde 37’lik bir artış beklemekteyiz.  Altını bir yatırım aracı olmaktan ziyade riskten korunma aracı olarak değerlendiriyoruz ve portföylerde yüzde 5-10 arasında yer bulabilir diye düşünüyoruz. Enflasyonun mayıs ayı sonuna kadar yüzde 69.42’ye kadar yükseldikten sonra, yıl sonunda yüzde 40.41’e gerileyeceğini düşünüyoruz. Yılın ilk yarısında politika faizinin ve mevduat faizlerinin seyrini yüzde 45 civarında olacağını; iç talepteki dengelenmeyle ve enflasyonun gerilemeye başlamasıyla birlikte ilginin yeniden hisseye kayacağını düşünmekteyiz. İlk 6 ayda TL faizler, ikinci 6 ayda ise hisse senetlerine olan ilginin daha da artmasını öngörüyoruz. BIST-100’e ilişkin olarak, 12 aylık dönemde 11.000 hedefimizi korurken, yılın ilk yarısı itibarıyla 9.000-9.500 seviyelerini test edebileceği öngörüsündeyiz. Bu dönemde,  jeopolitik risklerin ve global fon akışlarının mevcut seyrinde devam edeceğini varsayıyoruz.  İkinci yarıda, jeopolitik risklerin artması ya da global faizlerin yüksek seyretmesi ve global büyümeye ilişkin riskler, piyasa için önemli riskler olarak sıralanabilir.

Sağlıklı bir portföyde seçici olmak kaydıyla hisse senedinin ağırlığı yüzde 40 olabilir. Öte yandan yüzde 25 TL faiz, yüzde 15 Türk eurobondu, yüzde 20 global hisse veya bunun yüzde 5’lik kısmında altın yatırımı makul olabilir.

Ata Yatırım olarak model portföyümüzde en beğendiğimiz 7 hisse; Coca Cola İçecek (CCOLA), Migros (MGROS), Sabancı Holding (SAHOL), Şok Marketler (SOKM), Tüpraş (TUPRS),  Turkcell (TCELL), Ülker (ULKER).

Yine model portföyümüzde 7 hissenin dışında tercih ettiğimiz 5 hisse ise;  Aksa Enerji (AKSEN), Aygaz (AYGAZ), Bim (BIMAS), Tav Hava Limanları (TAVHL), Tofaş (TOASO).

“SEKTÖR VE ŞİRKET SEÇİMLERİNİN ÖNE ÇIKACAĞI BİR YIL OLACAK”

Tacirler Yatırım Araştırma Direktörü Kadirhan Öztürk: 2024 yılı için TL varlıkların iyi performans göstereceğini beklemekle beraber, gerçekleşen para politikalarının etkisiyle piyasada artış gösteren şeffaflık ve düşen risk primi, Borsa İstanbul’un 2024 yıl sonunda enflasyon üstü bir getiri sunarak alternatifler arasında cazip bir enstrüman haline geleceğini öngörmekteyiz. Öte yandan uygulanacak olan enflasyon muhasebesinin şirketler üzerinde ne derecede olumlu ve olumsuz etkiler yaratacağını görmemizde fayda olacak.

Özellikle yurt dışı gelişmekte olan piyasalara kıyasla nispeten iskontolu işlem gören BIST’in, gerek yabancı, gerekse yerli yatırımcı tarafında iştah yaratacağını öngörmekteyiz. Yeni ekonomi yönetiminin attığı adımların 2024 yılında meyvelerini vermeye başlayarak ekonomik göstergelerde iyileşmelerin olacağı bir yıl öngörülmektedir. Bu doğrultuda yıl sonu Borsa İstanbul için beklentimiz 11.000-12.000 puan seviyesi olarak beklemekteyiz. FED’in gerçekleştirmiş olduğu politikalar ve olası bir faiz indirimiyle beraber ons altının fiyatında 2.400-2.500 seviyelerinin test edilebileceğini düşünmekteyiz. Dövizde ise ortalama dolar kurunun 36,78 seviyesinde olacağını belirtmiştik. Bu doğrultuda bu oran ile dolar kurunu değerlediğimizde yıl sonunda dolarda 40 lirayı görmemiz mümkün görülüyor.

RİSKLERE KARŞI PORTFÖYLERDE ALTIN TUTULMALI

2024 yılının ilk yarısında da enflasyonu konuşacağımız bir dönem olması ve mart ayında bu rakamın yüzde 70 ile zirve yapmasını bekliyoruz. Faizde ise ay sonu alınacak karar ile 250 puan faiz artırımıyla beraber yüzde 45’te bir süre sabit kalacağını ve orta vadeli plana bağlı olarak yıl sonu tahmininin üzerinde reel pozitif getiri sağlayabileceğini öngörmekteyiz.

Yatırımcıların 2024 yılında portföylerinde herhangi bir olası anomaliye karşı yüzde 25 seviyesinde altın tutmalarını önerirken, döviz kurunda meydana gelebilecek bir yükselişin mevcut faizlere göre daha sınırlı kalacağından yüzde 15 seviyesinde döviz, yüzde 30 mevduat (Merkez Bankası faiz indirim sinyaline kadar) ve yüzde 30 seviyesinde Borsa İstanbul’a yatırım yapabilecekleri uygun bir sepet gösterilebilir.

BORSADA SEÇİCİ DÖNEM

Sektör ve şirket seçimlerinin öneminin vurgulanacağı bir 2024 yılı olacağını öngörmekteyiz. Mart sonunda gerçekleşecek yerel seçim ile beraber yapılması beklenen kentsel dönüşüm kararı neticesinde inşaat, çimento gibi sektörler pozitif olarak ayrışabilir. Muhtemel durgunluk ve azalan iç talep karşısında olumlu ayrışabilecek şirketler arasında, model portföyümüzde de belirttiğimiz gibi yüzde 25 ağırlık ile Migros ve yüzde 20 ağırlık ile Coca-Cola İçecek’e yer verilebilir. 12 aylık bir süre dâhilinde sırasıyla 623 ve 672 lira seviyelerini hedef fiyat olarak belirledik. Migros için mevcut fiyat (350-355 TL bandı) seviyesini alım fırsatı olarak verirken, Coca-Cola İçecek için mevcut fiyat seviyesini (480-485 TL bandı) alım noktası olarak verebiliriz. Yılın ikinci yarısında ise faizlerde meydana gelebilecek olası bir gerileme ile yine inşaat, GYO, otomotiv şirketleri ve beyaz eşya sektörü ön plana çıkabilir. İhracat oranı yüksek olan sanayi şirketleri CDS’lerde düşüş beraberinde pozitif yönde ayrışabilir. Yabancı yatırımcıların ilgisinin artmasının ekonominin lokomotiflerini oluşturan bankalar ve önde gelen holdinglerin performanslarına katkıda bulunabilir.

“FAİZ İNDİRİMİ EMTİA TARAFINDA YUKARI YÖNLÜ FİYATLANABİLİR”

Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar: Piyasalara baktığımızda öncelikle hem merkez bankalarının hem ABD genel seçimlerinin etkisi ile dalgalı bir yıl geçireceğimizi, ancak bununla beraber dolar endeksinin yıl içinde genel eğilim anlamında sınırlı seviyede gerileyebileceğini, diğer gelişmekte olan ülke para birimlerinin ise nispeten daha yüksek yerlerde fiyatlanacağını düşünüyorum. Dolar endeksi 100, aşağısı 95 gibi seviyeler, EURUSD 1.15-1.20 arası seviyeler, ons altında ise 2.150-2.200 gibi seviyeler üst sınır açık olmakla birlikte, görülebileceğini düşünüyorum. FED’in faiz indirim sürecinde piyasalar ABD tahvil faizlerini aşağı emtia ve diğer para birimlerini yukarı yönlü fiyatlayabilir.

Borsalara gelince 2022 yılında ABD borsaları FED faiz artırım beklentileri ile hızlıca gerilerken, 2023 yılında kayıplarını büyük ölçüde geri aldı. 2024 yılında da faizlerde gerileme ve sert bir resesyon olmayacağı beklentisi ile performans gösterip, önceki zirvelerinden daha yüksek seviyeleri görebileceğini düşünüyorum.

BORSADA UCUZ HİSSE TOPLAMA DÖNEMİ

 Yurt içinde ise daha dezenflasyon sürecine girmedik. Ancak yılın ilk yarısı mayıs ayı gibi enflasyonun yüzde 70’ler mertebesinde zirve yapıp, yılın ikinci yarısında kademeli  olarak gerilemesi bekleniyor. Büyüme de önceki yıllara göre düşük olacaktır. 2024 yılının ikinci yarısı özellikle son çeyreği gibi faiz indirimleri piyasalarda konuşulmaya başlanabilir. Bununla beraber, eğer merkez bankası mevcut sıkılaştırıcı politikalarına devam ederse, özellikle cari denge ve enflasyon tarafında olumlu gelişmeler olursa, CDS primlerinde gerileme, kredi derecelendirme kurumlarından not ve görünüm artırımları gelebilir. Kur tarafı yatay pozitif bir şekilde enflasyon ya da enflasyonun biraz aşağısı şeklinde yükselmeye devam edebilir. Yüksek volatiliteli ve yukarı yönlü sert hareketler beklemiyorum. Ancak bu senaryonun merkez bankası politikalarının devam etmesi durumunda geçerli olacağını hatırlatma isterim.

Borsa tarafında şu an kısa vadede fiyatlanacak önemli bir beklenti yok. Diğer yandan BIST-30 ve BIST-100 bünyesinde hisse senedi fiyatları oldukça makul seviyelerde olmakla beraber; 4. çeyrek kârlarını da hesaba kattığımızda önemli bir iskontoya işaret etmekte. Yılın ilk çeyreği borsa tarafında aşağıda 7.400 yukarıda 8.600 seviyeleri arası yatay bir dönem görülebilir. Bu dönem ucuz ve beklentisi olumlu olan, 2024 yılında ciro ve kârları yükselmesi beklenen hisseleri toplama dönemi olarak kullanabilir. Daha çok yılın ikinci yarısında özellikle yerel seçimlerden sonra ya da hemen öncesinde yukarı yönlü bir eğilime şahit olabiliriz. Sene içerisinde  10.000/ 11.000 üzeri seviyeler görülebilir. Dolar bazlı 300 seviyelerini tekrar test edebiliriz.

2024 yılında pozitif performans göstermesini beklediğim hisseler Akbank, Aksa Akrilik, Akçansa, Anadolu Efes, Aygaz, Çimsa, Coca Cola İçecek, Doğuş Otomotiv, Ford Otomotiv, İş Bankası, Turkcel İş Gayrimenkul, Koç Holding, Logo Yazılım, Mavi Giyim, Migros, Sabancı Holding, Şişe Cam, Şok Marketler, Tekfen Holding, Tav Havalimanları, Türk Hava Yolları, Torunlar GYO, Tofaş Otomobil, Türk Traktör, TSKB ve Yapı Bankası.

Bu hisselerde yüzde 50 oranında geri kalan kısmı da altın ve TL mevduat olacak şekilde paylaştırılabilir. Hatta vadesi daha uzun ve risk iştahı yüksek yatırımcılar hisse oranını yüzde 75’lere kadar çıkarabilir.

“PORTFÖYLERİN ÖNEMLİ BİR KISMI TL VARLIKLARDAN OLUŞABİLİR”

ALB Yatırım Araştırma Analisti Ahmet Deniz Yağbasan: Türk Lirasının 2024 yılı genelinde dolar karşısında reel olarak değer kazanımı sağlayacağını tahmin ediyoruz. Bu paralelde portföylerde TL cinsi varlıklara ağırlık verilebilir. Yatırım araçları arasında 2023 yılının en çok kazandıranı altına portföylerde yer verilmeye devam edilebilir. Borsa İstanbul’da ise geçen yıl olduğu gibi sektör seçimi oldukça belirleyici olacaktır. Ayrıca içerisinde bulunduğumuz dönemde bankalar tarafından sağlanan vadeli mevduat oranları da beklenen enflasyon oranı olan yüzde 35’in üzerinde getiri sağlıyor olması portföylerin riskini minimize etmek için değerlendirilebilir.

Borsa İstanbul’da 2024 yılının baz senaryolarından bir tanesi yabancı yatırımcının Borsa İstanbul’a yönelmesi olacak. 2023 yılında yapılan genel seçimler sonrasında yabancı yatırımcı nette 1.9 milyar dolarlık hisse senedi alımı gerçekleştirmişti. 2024 yılında gerçekleşecek seçimler ile yabancı yatırımcının ilgisinin devam etmesini bekliyoruz. Bu paralelde Borsa İstanbul’da yılın ilk yarısını 9.400-9.600 puan aralığında tamamlamasını beklemekle beraber yılın ikinci yarısında TCMB tarafından faiz indirimlerinin gündeme gelmesi ile yıl sonunda 11.400 seviyesi görülebilir. TCMB politika faizinin ise yılın ilk yarısını yüzde 45 düzeyinde tamamlayıp, ikinci yarısı itibarıyla kademeli faiz indirimleri ile yüzde 37,5 gerileyebileceğini tahmin ediyoruz.

Portföylerde ağırlığın önemli bir kısmının TL varlıklardan oluşması gerektiğini düşünüyoruz. Portföylerde ağırlığın yüzde 30’unda hisse senetlerine, yüzde 25’i altına, yüzde 25 mevduat faizine geri kalan yüzde 20 ise yabancı hisse senedi araçlarına dağıtılabilir. 

Borsa İstanbul’da 2024 yılında reel getiri sağlamak için sektör bazlı ayrışmaların önemli olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle yatırımcılar portföylerinde bu dönemde banka, sigorta, havacılık ve gıda perakende gibi sektörleri öne çıkarabilirler. ALB Yatırım Araştırma Departmanı olarak THYAO hissesini 393.70 TL,  BIMAS hissesini 375.20 TL, ENJSA hissesini ise 67.90 TL hedef fiyatı ile 12 aylık model portföyümüzde yer vermekteyiz.

“BORSA YIL SONUNU 12.500- 13.000 BANDINDA KAPATABİLİR”

A1 Capital Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Baki Atılal: TCMB’nin piyasadaki likidite fazlasının stralizasyonunda rahatlığı, mevduat faizlerinin kapı girişte yüzde 43 seviyelerine gelmesi,  yabancıların tahvillerimize ve tahvil ihalelerine olan ilgisi, kredi görünümlerinde yukarı yönlü revizyon beklentilerimizle birlikte doların yılın ilk yarısında 34-35 seviyelerinde, yıl sonunda ise 39-40 bandına izlenmesini bekliyoruz.

Altın tarafında ise, merkez bankalarının faiz indirimlerine hızlı girmelerinin beklenmesi doğal olarak fiyatlamalara destek olacaktır. Fakat, ABD 10 yıllıklarının getirilerinin yüzde 5 seviyelerinden hızlı bir şekilde yüzde 4’lere gerilemesi bundan sonraki süreçte beklentilerin yüzde 3,5 bandında olması nedeniyle mevcut 2.030 ons/USD seviyesinin ilk yarıda 2.200-2.250 ve yıl sonunda ise 2.350-2.400 seviyelerinde kalma beklentimizi doğurmaktadır.

Faiz tarafında ise beklenen enflasyon ana kriter dolayısıyla bizim sıkılaştırma politikamızın etkilerinin görülecek olması ile 2 yıllık gösterge tahvil faizinin yılın ilk yarısında üst bandın yüzde 42-43 aralığı yıl sonunda ise yüzde 33-34 bandında olmasını beklemekteyiz.

Hisse tarafında ise hem tahvillere olan ilgi, hem TCMB’nin faiz adımı hem de kredi derecelendirme kuruluşlarından not artırımları beklentilerimizle birlikte, yüzde 50 hisse de kalma politikamızı destekliyor. Bankacılık, finansal kiralama / faktoring ile sigortacılık ( TCMB’den faiz indirimleri başlayana kadar), hava ulaştırma, gıda perakende, çimento ve petrokimya sektörü ağırlıklı bir model portföy oluşturulmasını tavsiye etmekteyiz. 2024 yılı için BIST-100 endeksinin 12.500-13.000 aralığından bulunmasını beklemekteyiz

Kapı giriş faizin yüzde 43 seviyesine çıkması tahvillere yabancı ilgisi ve kurdaki neredeyse stabil durum mevduatı yatırımcılar açısından garantili bir enstrüman olarak değerlendirmelerine imkân sağlıyor. Biz de bundan yüzde 20’lik bir dilimle yararlanılması gerektiğini düşünmekteyiz.

Yabancıların tahvile olan ilgisi ve gecelik swap piyasasına politika faizinin yüzde 43,50’de seviyesinde fiyatlanması ve kısa vade tahvil faizleri yüzde 40 bandına ulaştı. Yüzde 40 bandındaki tahvil getirilerinin cazip olduğunu düşünmekte ve tahvil bonoya da( ÖST dâhil)  yüzde 15 pay vermekteyiz. Yatırımcılar bu oranı isterlerse eurobond/ eurobond fonu tarafında da kullanabilirler.

FED ve ECB’nin beklenenden çok daha erken faiz indirimlerine başlamasının beklenmesi ve jeopolitik riskler ons altında sert yükselişlere neden oldu ve altına yönelik beklentilerinden öne çekilmesine neden oldu ve biz de portföyün yüzde 15’ini altından oluşturduk.

YÜKSEK TEMETTÜ VERİMLİLİĞİNİ ÖN PLANA ÇIKARDIK

Kurum olarak hisseleri eşit ağırlıklandırarak, yüksek temettü verimliliği olan hisseleri de ön plana çıkardık. Önceliğimiz bankacılık ve bu segmentten Akbank ve Yapı Kredi’yi, yüksek gıda enflasyondan olumlu etkilenecek aynı zamanda defansif olan Migros’u, Ford'un Avrupa'daki hafif ticari araç satışlarının yaklaşık yüzde 75'ini üretmesi ve kamyon iş kolunun vadettikleriyle Ford Otosan’ı, güçlü ihracat payı ve yüksek temettü beklentimizle Türk Traktör’ü, güçlü ürün marjları ve serbest nakit akışı ile Tüpraş’ı, yolcu gelirlerinin normalleşmeye başlamasına rağmen güçlü operasyonel sonuçlar ve düşük borçlanma oranıyla THY’yi, güçlü mobil büyümesi ve fiyatlama ve de düşük borçluluk ile Turkcell’i, kentsel dönüşümle güçlü talep ve fiyatlama, enerji maliyetlerindeki gerileme, düşük klinkerli ürünlerin toplam satış hacmindeki payının artması ile Akçansa’yı, iştiraklerden güçlü temettü ve NAD’a göre potansiyel yüksek iskonto ile Koç ve Sabancı Holding’i takip ediyoruz.

“PORTFÖYLERDE HİSSE SENEDİ AĞIRLIĞI RİSK İŞTAHINA GÖRE ARTIRILMALIDIR”

Midas Yatırım Araştırma Yusuf Kılınç: Yılın ilk yarısında yerel seçimlerin yaratabileceği olası belirsizlik havası ve normalleşme sürecinin istikrar kazanması adına daha ağır ilerlenen bir dönem olabilir. Ancak yılın ikinci yarısında gerek ülke siyasi gündeminin gerekse ekonomik dengelerin oturması ile daha öngörülebilir bir ortam oluşması mümkün olabilir. Aynı zamanda yurt içi ve yurt dışında faiz indirimlerinin gündeme gelmesi ihtimali de pozitif algıları besleyerek, nispeten daha pozitif fiyatlamaları doğurabilir. OVP metninde 2024 sonu enflasyon tahmini yüzde 36, üst bant ise yüzde 42 olarak açıklandı. Burada verilen hedeflerin endeks hedeflerine de ışık tutacağı düşünülebilir. Bu düşüncelerle yüzde 42 ve üzerinde seviyeler beklenebilir. Bu minvalde BIST-100 endeksinde yıl sonu için 11.495 seviyesi gündemde olabilir. Döviz tarafında OVP metninde belirtilen tahminlere paralel olarak 36,80 seviyeleri yılın ilk yarısının sonunda gündemde olabilir.

Her dönem olduğu gibi ekonomik konjonktüre uygun, kârlılığını enflasyon üzerinde artıran, yıl sonu kâr beklenti rakamları enflasyon tahminlerinin üzerinde olan ve geçmişte açıkladığı beklentilerini gerçekleştirme başarısı göstermiş kurumsal yönetilen şirketlerin pozitif ayrışmasını beklemek mümkün. Kentsel dönüşüm, savunma sanayi sektöründe kazanılan ivme, sıkı para politikası ve yabancı yatırımcıların ilgi göstermesi ihtimalleri göz önünde bulundurulduğunda yol haritası çizmek daha başarılı sonuçlar doğurabilir.

“YABANCI YATIRIMCILARIN TERCİHLERİ KRİTİK ROL OYNUYOR”

Marbaş Menkul Değerler Strateji ve Varlık Yönetimi Direktörü Volkan Dükkancık: Yüksek volatilite ile birlikte son 3 aydır denge arayışında olan Borsa İstanbul cephesinde son günlerde tepki alımları öne çıkmış olsa da 8.000 puanın altında kalmaya devam ediyoruz. Son haftalarda, özellikle yabancı yatırımcıların sürece dâhil olmasıyla, hareket çok seçici sektör ve hisselerde yoğunlaşmış durumda. Bu anlamda hisse bazında seçici davranmak kritik önem taşıyor. Endekste yaşanan bu seçici hareketin ardında da temel olarak 2024 yılın ilk yarısına ilişkin beklentiler ve girişlerin artmaya başladığını gözlemlediğimiz yabancı yatırımcıların tercihleri kritik rol oynuyor.

Geldiğimiz nokta itibarıyla endekste TUT tavsiyemizi ve yüzde 50 hisse ağırlığı görüşümüzü koruyoruz. Ayrıca döngüde panik ile depresyon arası bir döneme girdiğimizi ve bu aşamadan sonra geri çekilmeleri satış yönünde değil, fırsatçı ve seçici olmak kaydıyla alım yönünde izlemeye başladığımı da belirtmek isterim.

Tedbiri elden bırakmadan, “Korumacı ve fırsatçı” bir yaklaşımda olmamız gerektiğini ve varlık dağılımı anlamında bir süre daha portföylerde yüzde 50 oranında sabit getiriye yer vermeye devam edeceğimizi, bununla birlikte hisse senetleri cephesinde yeşermeye başlayan fırsatları da yakından takip ettiğimizin altını çizmek isterim.

Gelinen bu faiz seviyeleri ve önümüzdeki birkaç çeyrek boyunca ekonomide kaçınılmaz görünen yavaşlama süreci yatırımcı tercihlerinde ister istemez bir dönüşüme neden olmuş durumda. BIST cephesinde 6,5 düzeyindeki FK oranı (2024 kâr beklentilerine göre bu oran 4,5-5 düzeyinde) temel anlamda hala ciddi bir iskontoya işaret ediyor olsa da yüzde 50’lere dayanmış olan sabit getirili enstrümanların portföylerdeki ağırlığı artıyor. Hissede kalmaya devam eden yatırımcılarda büyüme ve faiz duyarlılığı yüksek olan otomotiv, beyaz eşya, cam, demir-çelik gibi sektörlerden; talep esnekliği düşük, büyüme duyarlılığı zayıf, defansif ve kendi hikâyesi olan, iletişim, gıda ve gıda perakendeciliği, enerji dağıtım, sigorta ve havacılık gibi sektörlere yöneliyor.

“BIST TARAFINA İLGİNİN SÜRMESİNİ BEKLİYORUZ”

Yatırım Finansman Strateji ve Yatırım Danışmanlığı: Enflasyonun 2024 sonunda yüzde 42,2 gerçekleşmesi bekleniyor. Bu beklentiyi baz alacak olursak, gerileyen CDS ve artan yabancı ilgisiyle birlikte BIST tarafına ilginin sürmesini bekliyoruz. TCMB sıkı para politikası ve baz etkisi kaynaklı olarak da göreceğimiz dezenflasyon süreci TL varlıklara ilgiyi artırabilir. 

2024 yılına başlangıç yaparken yüksek faizlerin devam etmesi, enflasyon muhasebesine geçiş dönemine dair belirsizlik ve yerel seçimler kaynaklı belirsizlikler yakın vade için şirketler üzerinde baskı yaratmaya devam ederken, yukarıda bahsettiğimiz senaryoda piyasa için olumlu yanlar ağırlık kazanıyor. Bu bağlamda 2024 yıl sonu BIST-100 kurum hedefimiz 11.400 olup yüzde 47 artış potansiyeline işaret etmekte.

TL’nin dolar karşısında enflasyondan daha az değer kaybetmesini, diğer bir ifadeyle reel olarak değer kazanmasını bekliyoruz. Dolar/TL varsayımlarımız yıl sonu için 37,28 olarak şekillenmekte.

Ons altın tarihsel olarak mart diplerinden geri dönüş hareketini 2.145 $/ons direncine kadar taşıdı. Jeopolitik risk algısındaki artış ve makroekonomik belirsizlik ortamı güvenli liman alımlarını geçtiğimiz süreçte destekledi. Fed ve ECB tarafında son gelen istihdam ve PMI rakamlarının ardından faiz indirim tartışmaları mart sonrasını işaret eder nitelikte. Faiz indirimlerinin yıl içerisinde gerçekleşmesi ile dolar talebinde artış görebiliriz. Fakat bir süredir dolar (DXY) - altın arasındaki korelasyonun bozulduğunu görüyoruz. ABD’de reel faizlerde gerileme, enflasyondaki yavaşlama ile birlikte beklenen faiz indirim döngüsü öncesinde, 2024’ün ilk yarısında ons altın tarafında yükselişin devam edebileceğini fakat jeopolitik odaklı haber akışının devamının burada volatiliteyi artıran etmenlerden biri olacağını düşünüyoruz. Ons altın için Bloomberg’ten alınan tahminlere baktığımızda, 2024 beklentisi 2.080 $/ons seviyesinde. Bu da mevcut seviyelerden yüzde 2,76 artışa işaret ediyor. Bu bağlamda ons altında geri çekilmelerin kısa vadeli düzeltme hareketi olarak kalmasını, 2.000-2.025 bandında dengelenme ile alımların ilk çeyrek bazında sürmesini bekliyoruz. Bu bağlamda dolar/TL beklentimize paralel olarak gram altın beklentimi 2.500-2.600 TL bandı aralığında 2023 yılı sonuna göre yaklaşık yüzde 33 artışı işaret etmektedir.

2024 portföyünde yatırım enstrümanlarının ağırlıkları; yüzde 60 hisse, yüzde 10 TL mevduat, yüzde 10 altın, yüzde 5 dolar, yüzde 5 euro, yüzde 5 Tahvil-bono, yüzde 5 Öst, fonu şeklinde yapılabilir.

Model portföyümüzde yer alan hisseler ise; TOASO, ENKAI, TAVHL, VAKBN, MGROS, EREGL, YKBNK, TTKOM, TCELL, SAHOL, PGSUS, EKGYO, PETKM, RYGYO.